SUSKUNLUĞUN DİLİ VARDI OYSA

SUSKUNLUĞUN DİLİ VARDI OYSA

Suskunluğun dili vardı oysa
Her şeyi dilediğince anlatan bir uslupla hemde

Bakışları vardı sitemkar
Biraz isyancı şahitlikle

İrkilir'din oysa
Tepeden bakışlara

Kimi kaçar köhne karanlklara
Kimi beddua;Ah diz boyu

Suskunluğun dili vardı oysa
Buzları eriten...

Siz görmeyi bilemediniz  ki
Cevap için dilimi çözmek gerek

Kimimiz affı diledik dakikalarca
Kimimiz Hümanizm'i haykırdı avaz avaz

Suskunluğun dili vardı oysa
Sezgilerimiz'ide

Yas tutmadık sessizliğe
Boyun eymedik zulme

Oysa zaferlerimiz vardı geçmişimizde
Bin ana kucağı ile kavuşmalarımız vardı

Suskunluğun dili vardı oysa
Ağız yaralarında saklıydı,kanayan dillerde

Bükülesi dudaklarda
Boz kırlarda hoyratça çığlıklarımız yükselirdi arşa.

Duyulmayan seslerimiz var
İçimize kilitlediğimiz dillerimiz vardı

Ah! Görmediler sancılarımızı
Çoçuk seslerini görmediler

Suskunluğun dili vardı oysa
Esir düşmüşlüğümüzün'de

Kahirede bir deve susuzdu
Nil' suyunu kurutmuştu

Suskunluğun dili vardı oysa
Vardı var olmasına ya...

Farklı dillerde değil...
Bir fikir,düşünce ayrılığı altında

Çatışırdı zıt kutuplar
Çökerdi omuzlar yenilgiye

Suskunluğun dili vardı oysa
Dostça aynı suskunluğu bölüşebilmeyi becerseydik eğer.
___MERAL&MERİ___

DÜN GECE GÖLGELER'DE BENİ DÜŞÜNDÜM

Dün gece gölgeler'de beni düşündüm
Vijdanlı oluşumu terazilendirdim
Kötü yanımıda
Bakındım etrafıma nelerim vardı ve yoktu

Dün gece gölgeler'de beni düşündüm
İçselliğime yolculuk ediyordum
Çok karanlık be kardeşim:zifiri karanlık
Git gide biliyorsan,yürümek zordu

Dün gece gölgeler'de beni düşündüm
Yok olma pasına gidişlerimi
Aslında hiç bir yere gidememişim bunca yıl
Bir aldatmaca kendimce siyahta kalış

Dün gece gölgeler'de beni düşündüm
Nefes alış verişlerim hızlanıyordu
Kaçış gibi
Kovalamaca hatta bulmaca gibi

Dün gece gölgeler'de beni düşündüm
Aldatılmışlıklarımı
Veda edişlerimi
Yeniden doğuşlarımı;En çok ta gölgede kalan yanımı düşünmekle meşkuldüm

Düngece gölgeler'de beni düşündüm
İnatçı yanım aslında palavraydı
Hoşnutluk yanım aldatıcı ama zor olandı
Ben zor olanla dansa tutuştum

Dün gece gölgeler'de beni düşündüm
İmla hatalarımı:)
Boşverişlerimi;Mum olup erimek yerine Güneş olup yeniden yeniden doğmayı yeyledim hep
Ve artık ben oluşumu beyaz masalarda kutladım;En masum çocukluğumu aldım yanıma.
___MERAL&MERİ___

KALDIRIMLAR

KALDIRIMLAR

Kaldırımlar
Kaldırımlar'da kaldı karalıklarım
Süzüldü eteklerin yüzüme
Loş ışıkların puslu aynamda


Kaldırımlar
Sen kadınım seslenirim yeniden
Aşk gel beni kuçakla diye
Duyulmamış dizler sunarım dudaklarına


Kaldırımlar
Bir tek fırtınalı arnavut kaldırımlar çözer beni
Sıra sıra dizilmiş nilüferler
Yatak odası  penceresi önüne


Kaldırımlar
Kadıköyden duyulur kadınca sesler
Vapur düdükleri çınlar kulaklarımda
Kilise de ilahiler yükselir


Kaldırımlar
Her an yaşanmalı tadlar
Nergiz kokuları kalbimi yoklar
Duyulmamış şarkılar zihnimi okşar


Kaldırımlar
Kediler miyavlar
Köpekler kovalar bir serçe yavrusunu
Bozacı'lar boz diye inler


Kaldırımlar
Ah dili var her bir ucunda
Komşu kızı camda
Yakışıklı beyzadeler miskinlikte


Kaldırımlar
Ulu cami öteden beri hep içimizde
Mevlana söğleşide bu sabah
Gelde seveyim seni çocukça


Kaldırımlar
Kanlıcada bir kadın koşuyor öte yana
Galata geliyor çekilin yana
Bak hele şu deli konuşana....
___Meral&Meri__

BÜYÜDÜKÇE

Büyüdükçe
Çoğalır düşüncelerim
Nedeni yoktu büyümenin
Kar topları gibi top top şekerlerim

Büyüdükçe
Günler kısalır oldu
Dertler ise bihayli fazla
Kime anlatılırki elemlerim

Büyüdükçe
Saçlarım eksilir oldu
Nedeni yoktu azalışlarımın
Sürgün yemişlikleriminde

Büyüdükçe
Zaferlerim azalır oldu
İklimlerim kısalır
Çocukluktaymış tüm büyümeler...

Büyüdükçe
Kağıt helvalarım kayboldu
Külah dondurmalarımda
Her biri saklanbaç gibi bir köşeye irişti

Büyüdükçe
Büyüdükçe hiç ruh sıkılırmıydı limon gibi?
Ah büyümek ne zor iş'miş anne...
Büyümek ne zor iş'miş büyüklüğüm

Büyüdükçe
Denizler daha bir kocaman oldu
Kağıt gemilerim alabora şimdi
Kavadonz'daki balıklarım öldü
Meral&Meri  

KALBİM ÖYLE BOŞ Kİ

Kalbim öyle boş ki
Ufacık sevgi çiçeğinde
Hemen boğuluveriyorum damıtıyorum kendimi
Tarifsiz bir acı içinde sepitiriyorum

Kalbim öyle boş ki
Çerçevelere sığamıyorum
Aslında yüreğim ölesiye çıplak kalmış'ki
Hiç bir örtü kapatmıyor

Kalbim öyle boş ki
Ve birini şuan şu saniye sevebilmek
Delicesine kusursuzca
Kaplunbağa  adımlarıyla bir ileri iki geri

Kalbim öyle boş ki
Adımlarım hep bir yerde
Adam'larım karanlıkta
Kadın'larım Kanamakta

Kalbim öyle boş ki
Kendi denizlerimde taşmaktayım
Bir adımda boğuluyorum
Ne bir imdat diye biliyorum nede can simitleri mevcut

Kalbim öyle boş ki
İki adımda ceset torbalarım
Baş ucumda hiç yazılmamış mektuplarım
Ölesiye yalnızlık'la meşkulüm

Kalbim öyle boş ki
Karşımda ağlasan ağıt olsan
Yaşanılmamış çocukluğu sunarım avuçlarına
Gökyüzü ağlayan gözlerime mendillerini uzaltırmı acaba?

Kalbim öyle boş ki
Boşlukta kanatsız uçtum
Adımlarım hep bir yerde sabit
Ne ileri bir adım Ne de geri iki adım....


___Meral&Meri___

MÜKEMMEL MÜZİK KUTUM

Çevir düğmesini
Çevir ki yaşanmamışlıkalrı efsaneleştir
Balerin kız'ı görüyorsun !Mağrur dans edişini?
Mükemmel müzik kutum

Yırtılır perdelerim
Sahnelerim kırık dökük
Yenilmezlik yenilik getir
Mükemmel müzik kutum

Gururum karşısında ceketimi ilikliyorum
Bu mavimtırak renkler beni onure eder
Periler uçuşuyor göğe doğru melodiler
Mükemmel müzik kutum

Şatolarda balolar düzenleniyor
Kül'kedisi  geç kalmış
Bir bal kabağı elinde...
Mükemmel müzik kutum

Sarı ışıklarım cebimde
Balerin kız bilet gişesinde
Opera sahnesinde bir çığlık
Mükemmel müzik kutum

___Meral&Meri___

  ____RUHLAR___
    Gece yarısı olunca! Kainat dillenir;
    Sizce dinlenişe mi geçer ruhlarımız?
    Yoksa daha bir hoyratlaşır mı?
    Ruhlar yorgun bedenlerden sıyrılarak;
    Gecenin siyahla mavisi arasındaki çizgide buluşurlar.
    Okadar derinleşir ki düşüncelerden sıyrılıp:
    Bir kukla gösterisindeymiş gibi yarı baygın adımlarla ve coşkusuyla harakete geçerler....
    Ve ruhlar dinginleştikçe yarınlara daha bir güçlü  ilerler.

                                                                                      Meral&Meri

___NAZIM HİKMET'İN KADINLARI___
Duygulu bir geçit gibi geç ti
Gönlünden,her biri!..
Şaire ,şiire aşıktı kedisi;
Tıpkı Vatan ,sevdası gibi

Ah Nazım'ın nazlı ,dilberleri!
İsimsiz melekleri...
Tükendi ömrümün,mücadelesi;
Vurgun yemiş ,her bir silah gibi...

Nazım Hikmet'in kadınları!
Sobada yanar,saçları
Avlusunda, nergiz çiçekleri
Mor menekşeler,kuytularda gizli...

Uzaktı ,gönlün bana;
Keza her kese yakındı!
Liman aradı ,yüreğin
Bir soluklanmak,maksatlı!..

Bu Ülke senin ,barış güvercinin!..
Minicik serçe kuşu gibi gözlerin
Ah ıslandı tüm yazılan ,namelerin;
Meraklanma sen ,mühürlüdür sözlerin.
____Şair Meral&Meri____

___KONTESİN KIZI___
Upuzundu saçları
Kıvırcık,bukle bukle idiler
Gözleri bir çöl ahusu gibi;
Ürkek bakıyordu...

Kontesin kızı,o zengin bakışlı
Ben fareli köyün kavalcısı gibi;
Hem öksüz,hem de güçsüz
Alamam ki,bir armağan bile

Ah fakirlik mi, beni ezen?
Yoksa öksüz ,bakışlarım mı?
Avluda gördüm ilk kez
Beyaz güller ile  ,eyleşiyordu ne güzel!

Sonra beni fark etti
Bahçıvan elbisesi gibi baktı bana!..
Kontesin biricik kızı,kimdim ki ben...
Ah ben haddi mi, bilmeliydim...

Kadife gibi bir de sesi vardı;
Hayranlık ,uyandırır derece de
Bahçe kapısına ,At arabası yaklaştı;
Bu gelen prens ti...
Ben fakir,fukara gönlüme aldandım.
  ___Şair  Meral&Meri___

___Kitapların Uysal Dili__
Tanışalım senle!..
Koy koy açılalım
Mavi denizlere;
Yosunumsu,lezzetlere

Bir bir meyvalaşalım
Uysalca,konuşalım tükenmeden!
Sen yaz,ben seni bitmez gibi okurum
Güzel veyahut,kötü farkketmez;

Sen yeter ki yaz!
Bilirsin ki;
Kitapların ,dili  uysaldır;
Seni benle her daim
Tanıştırır,sonsuzadek hem de.

Sen bana ister
Şair,istersen
Roman ol,makale ol,denemeler ol
Ama yeter ki ol!

Bir şekle bürün...
Sözleri mi ,kulak arakası eyle me
Ya bir gökyüzü ol,başım sen de nurlansın;
Yada bir yeryüzü ol ,sana sımsıkı tutunabilsin ayaklarım.
  ___Şair Meral&Meri___